DOLAR 40,9920 0,80%
EURO 48,0364 0,92%
ALTIN 4.443,421,11
BITCOIN 47366042.31854%
Lefkoşa
°

SABAHA KALAN SÜRE

  • HABERLER
  • SERVİS 1
  • SERVİS 3
  • FİNANSİF
  • İNTERAKTİF
  • HESAP
  • DİĞER
admin

admin

23 Ağustos 2025 Cumartesi

Sosyal medyada büyü ilanı!

Sosyal medyada büyü ilanı!
0

BEĞENDİM

ABONE OL


LTB’nin Mehmet Akif Caddesi’ndeki kaldırım çalışmaları ikinci etap ihale ile devam edecek

İçeriği Görüntüle

Kuzey Kıbrıs’ta sosyal medyada yer alan bir ilan tepki çekti. “Geri getirme, barıştırma işlemler rahmanidir” ifadeleriyle paylaşılan büyü ilanında, isimlerin yazılı olduğu kâğıtlar ve muskalar sergilendi.

Ekonomik kriz, siyasi tartışmalar ve toplumsal sorunlarla boğuşan ülkede, şimdi de sosyal medyada büyü ilanlarının dolaşması, “Bir bu eksikti” yorumlarına yol açtı. Vatandaşlar, bu tür paylaşımların cezasız kalmaması gerektiğini vurgulayarak yetkililere çağrıda bulundu.

Devamını Oku

“Uyuşturucu ve trafik güvenliğinde yeni projeler hayata geçireceğiz”

“Uyuşturucu ve trafik güvenliğinde  yeni projeler hayata geçireceğiz”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Polis Genel Müdürlüğü’ne atanan Ali Adalıer’e rütbesi Cumhurbaşkanlığı Beyaz Salon’da düzenlenen “Rütbe Takma Töreni” ile takıldı. Adalıer’e rütbelerini Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Adalıer’in eşi Gülşen Adalıer tarafından takıldı.

Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan tören, Adalıer’in atanma kararnamesi ve özgeçmişi okundu. Tören, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Polis Genel Müdürü Ali Adalıer’in konuşmalarıyla sona erdi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, tebrik edip, yeni görevinde başarılar dilediği Adalıer’in polis teşkilatında birçok görevde bulunduğunu ve bu görevleri başarıyla yerine getirdiğini belirtti. Tatar, artan nüfusa işaret ederek polisin kadrosunun artırılması ve polis teşkilatının güçlendirilmesi temennisinde bulundu.

Polisin eğitilmesinin önemine değinen Tatar, teknolojinin de iyi kullanılması gerektiğinin altını çizdi.

Tatar, Polis Genel Müdürlüğü’ne yapılan görevlendirmenin hayırlara vesile olmasını dileyerek, sözlerini sonlandırdı.

Polis Genel Müdürü Ali Adalıer ise konuşmasında, Polis Genel Müdürlüğü görevine kendisini layık görerek, atayan Güvenlik Kuvvetleri Komutanı ve devlet büyüklerine şükranlarını sunarak bu göreve atanmaktan duyduğu gurur ve heyecanı dile getirdi.


9 günlük grev bitti

İçeriği Görüntüle

“Bu onurlu görevi, bilgi ve tecrübesiyle kişiliğine daima saygı duyduğum, emekli Polis Genel Müdürü Kasım Kuni’den sonra devralmam benim için ayrı bir heyecan ve mutluluk olmuştur.” diyen Adalıer, emekli polis müdürlerini saygıyla andı.

Bu kutsal görevi başaracağını ve şahsına duyulan güvene layık olacağını kaydeden Adalıer, “Polis teşkilatı, insan haklarına, Atatürk ilke ve inkilaplarına, demokrasiye ve hukukun üstünlüğüne saygılı olacak, bireysel ve örgütsel suçlarla etkili bir şekilde mücadele etmeye devam edecek” diye konuştu.

Hedeflerinden de bahseden Adalıer, şöyle devam etti:

“Vatan ve millet sevgisiyle dolu, değişim ve gelişimi takip ederek kendini sürekli yenilemeyi prensip edinen, polis mensupları yetiştirmek önceliğim olacaktır. Önümüzdeki dönem; halkımızın ve eğitim kurumlarımızın katkıları ve katılımlarıyla, özellikle örgütlü suçlar ve uyuşturucu ile mücadele, ayrıca trafik güvenliği ile ilgili projeli çalışmalar yapılacak ve yürürlüğe konacaktır. Görev yapacağım dönem içerisinde bir diğer hedefim ise, fedakarca görev yapan polis mensuplarının, sizlerin de desteği ile çalışma koşulları ve özlük haklarının iyileştirilmesine katkı koymak olacaktır.”

Adalıer, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da polis örgütünde görev yapan tüm personelle, üstün disiplin ve görev anlayışı içerisinde, vatandaşa hizmet etmeye devam edeceklerini sözlerine ekledi.

Konuşmaların ardından Tören sona erdi.

Devamını Oku

Atatürk Öğretmen Akademisi Yazılı Giriş Sınavı yapılıyor

Atatürk Öğretmen Akademisi Yazılı Giriş Sınavı yapılıyor
0

BEĞENDİM

ABONE OL


Akademiden verilen bilgiye göre, sınav, akademi kampüsünde tek oturum halinde yapılacak ve 150 dakika sürecek.

Yeni akademik yılda AÖA’ya toplam 90 öğrenci kabul edilecek. Kontenjanın 53’ü Sınıf Öğretmenliği, 15’i Okul Öncesi Öğretmenliği, 22’si ise uluslararası sınavlarla başvuran adaylara ayrıldı.

Öğrencilerin sınav performansı, AÖA Ölçme ve Değerlendirme Birimi tarafından değerlendirilecek ve sonuçlar bugün açıklanacak. Başarılı adaylar 8-9-10 Eylül tarihlerinde mülakata katılacak.

Sonuçlara göre her iki program için kontenjan kadar aday mülakata çağrılacak; kontenjanın son sırasındaki adayla aynı puanı alanlara da mülakat hakkı verilecek.

Devamını Oku

Sessiz vazgeçiş: Minimumda yaşamak

Sessiz vazgeçiş: Minimumda yaşamak
0

BEĞENDİM

ABONE OL


“Sessiz Vazgeçiş” artık yaygınlaşıyor. İnsanlar hayatın her alanında sadece zorunlulukları karşılıyor. Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Hakan Türkçapar, yazdı.

24 yaşındaki mühendis Zaid Khan’ ın TikTok’ta paylaştığı videoyla dünya çapında viral olan “quiet quitting” (sessiz bırakma) kavramı, yaptığı işin en az gerekliliklerini yerine getirmek ve kesinlikle gerekli olandan daha fazla zaman, çaba veya coşku harcamamak anlamına geliyor. Bu “en az efor” psikolojisi, sadece dünyada değil Türkiye’de de öğrencilerden ev kadınlarına, toplumsal rollerden kişisel ilişkilere kadar yaşamın her alanında kendini gösteriyor.
“Sessiz vazgeçiş” olarak da adlandırabileceğimiz bu durum, insanların hayatlarındaki sorumlulukları tamamen bırakmamaları, ama onlara olan ilgi ve enerjilerini en az seviyeye indirmeleri anlamına geliyor. Veriler de bu durumun ciddiyetini ortaya koyuyor: Bütün dünyada yaygınlaşan bu durum ülkemizde de kendisini gösteriyor: 2024 itibarıyla Türkiye’de çalışan bağlılığı oranı yalnızca yüzde 14 olarak açıklanırken, çalışanların yüzde 61’i “kopuk”, yüzde 25’i ise “tamamen kopuk” durumda.
Sessiz vazgeçiş, özünde hayatın her alanında “sadece zorunlu olanı yapmak” anlayışının benimsenmesi. Bu sadece işyerinde fazla mesai yapmamak değil; öğrencilikte sadece geçer not almakla yetinmek, evde sadece temel işleri yapıp kişisel gelişimden uzaklaşmak, toplumsal ilişkilere olabilecek en az seviyede katılım göstermek anlamına geliyor. İnsanlar rollerini tamamen terk etmiyor, ama o rollerdeki motivasyonlarından sessizce vazgeçiyor. Akademik hayatta yapılan araştırmalar, lisans öğrencilerinin akademik öz disiplin algıları ve bu sessiz vazgeçiş düzeyleri arasında olumsuz yönlü, orta düzeyde ve anlamlı bir ilişki olduğunu gösteriyor. Öğrenciler artık sadece geçer not almak için çalışıyor, ders dışı etkinliklere katılmıyor, grup çalışmalarında en az katkı sağlıyor. Bu durum sadece gençlerle sınırlı değil. Ev kadınlarında yapılan çalışmalar, kadınların cinsiyet algılarının tükenmişlik ve kendine yabancılaşma düzeyleriyle doğrudan ilişkili olduğunu ortaya koyuyor. Geleneksel rollerden beklenen sürekli mükemmellik arayışı, birçok kadını da bu sessiz vazgeçişe itiyor.
Türkiye’de sessiz vazgeçişin bu denli yaygınlaşmasının arkasında çok boyutlu nedenler var. İlk olarak, ekonomik belirsizlikler önemli bir etken. 2024 verilerine göre mutlu olduğunu beyan eden bireylerin oranı yüzde 49,6’ya düşerken, hayat pahalılığı yüzde 29,2 ile en önemli sorun olarak görülüyor. Ekonomik zorlanmalar karşısında insanlar, fazladan çaba harcamanın kendilerine bir yarar sağlamadığını düşünerek hayatlarındaki birçok alandan sessizce vazgeçmeye başlıyor. Toplumsal baskı da bu durumu besliyor. Türkiye’de geleneksel olarak her alanda “en iyi” olma beklentisi, çoklu rol performansı zorunluluğu, birçok insanı tükenmişliğe itiyor. Özellikle kadınlardan beklenen anne, eş, çalışan ve ev kadını rollerini aynı anda mükemmel şekilde yerine getirme baskısı, sonunda bu rollerden sessizce vazgeçmeye yol açıyor. Dijital çağın etkisi de göz ardı edilemez. Sosyal medyada gördüğümüz “mükemmel” yaşamlar ile kendi gerçeklerimiz arasındaki uçurum, birçok kişiyi motivasyonsuzluğa itiyor. Pandemi sonrası ise insanların önceliklerini gözden geçirmesi, iş-yaşam dengesinin önemini kavraması bu süreci hızlandırdı. İnsanlar artık “her şeyi yapmaya çalışmak” yerine “bazı şeylerden vazgeçmeyi” tercih ediyor.
Sessiz vazgeçiş, aslında tükenmişlikten korunma yöntemi olarak kullanılıyor. Kişi, hayal kırıklığı yaşamamak için beklentilerini düşürüyor ve çok az eforla “başarısız olmama” güvenliğini seçiyor. Bu, her şeyi mükemmel yapmaya çalışıp başarısız olmaktansa, hiçbir şeyi tam yapmayıp “istersem yapabilirim” düşüncesini korumaya yönelik bir kontrol illüzyonu. Tükenmişlik sendromu yaşayan kişilerin sorunlarının en temelinde başkalarının ihtiyaçlarını ve isteklerini mükemmel şekilde karşılamaya çalışırken kendi ihtiyaçlarını ise görmezden gelmeleri durumu yer alır. Sessiz vazgeçiş, bu duruma karşı bir savunma mekanizması olarak gelişiyor. İnsanlar sürekli verme zorunda hissettikleri enerjiyi geri çekiyor ve kendilerini koruma altına alıyor.
Z kuşağının temel sorusu “Neden çok çalışayım ki?” oluyor. Ailelerinin çok çalıştığını ama yaşam standartlarını yükseltemediğini gören genç nesil, aynı hataları tekrarlamamaya karar vererek yüksek performans beklentilerinden vazgeçiyor. Yıllarca yüksek performans göstermiş ama beklediği karşılığı görmemiş orta yaşlı bireyler de enerji seviyelerini düşürüyor ve bazı sorumluluklardan sessizce uzaklaşıyor. Her grupta benzer bir “yeterince iyi” anlayışı hakimiyet kuruyor. Mükemmeliyetçilikten vazgeçmek, sürekli rekabet halinde olmaktan uzaklaşmak, herkesin memnuniyetini sağlamaya çalışmaktan el çekmek bu sürecin ana dinamikleri. SAĞLIKLI DENGE SORUNUBu durumun çözümü ise ne tamamen kabullenip edilgenleşmek ne de tamamen reddedip tükenmişliğe girmek. Öncelik seçim yapma becerisi geliştirmek, hangi alanlarda enerji harcayacağımızı bilinçli olarak seçmek önemli. Gerçekçi hedefler koymak, mükemmel olmak zorunda olmadığımızı kabul etmek, sınır koyma becerisini geliştirmek ve destek aramak kilit noktalar. Toplumsal düzeyde de beklenti yönetimi yapılması, çeşitliliğin kabulü, herkesin aynı hızda ilerlemek zorunda olmadığının anlaşılması, süreç odaklı yaklaşımların benimsenmesi gerekiyor. Sistemsel olarak da rekabetten çok iş birliğini destekleyen eğitim sistemi, sürdürülebilir performans beklentileri olan iş kültürü, bireyi destekleyen toplumsal politikalar şart.
Sessiz vazgeçiş, modern yaşamın getirdiği aşırı yüklere karşı bilinçsiz bir direniş olabilir. Gerçek mutluluk ne sürekli maksimum performansta ne de tamamen edigenlikle gelir. Dengede, kendi ritminizi bulmanızda ve yaşamınızın farklı alanlarında bilinçli tercihler yapmanızda saklı. Belki de sessiz vazgeçiş, “yeterli” olmanın da bir değer olduğunu hatırlatıyor ve modern yaşamın tempolu akışına karşı doğal bir dengeleme mekanizması sunuyor. Tükenerek vazgeçmenin çözümü, insanların kendi sınırlarını tanıma ve onları koruma becerisi geliştirmeleri olarak da görülebilir. Önemli olan, hangi alanlardan vazgeçeceğimizi bilinçli olarak seçmek ve bu seçim, yaşam kalitemizi artıracak şekilde yönetmek.
Devamını Oku

Adalıer’in özgeçmişi

Adalıer’in özgeçmişi
0

BEĞENDİM

ABONE OL


Polis Genel Müdür I. Yardımcısı Ali Adalıer, 16 Ağustos 1973 tarihinde Mehmetçik’te doğdu. 1995 yılında Ankara Polis Akademisi Güvenlik Bilimleri’nden mezun olan Ali Adalıer, 11 Aralık 1995 tarihinde polis müfettiş muavini olarak polis teşkilatına katıldı.

Adalıer, Polis Okulu Müdürlüğü’ndeki temel eğitiminin ardından Polis Okulu Müdürlüğü Eğitim Şube Amirliği, Lefkoşa Adli Şube Amirliği ile Narkotik ve Kaçakçılığı Önleme Müdürlüğü’nde görev üstlendi.

Ali Adalıer, 2003 yılında Müfettişliğe, 2006 yılında Başmüfettişliğe, 2012 yılında vekaleten, 2013 yılında ise asaleten Polis Müdür Muaviniliğine, 2023 yılında ise Polis Müdürlüğüne terfi etti. Adalıer, 2012 – 2024 yılları arasında sırasıyla, Narkotik ve Kaçakçılığı Önleme Müdürlüğü, Girne Polis Müdürlüğü, Güzelyurt Polis Müdürlüğü Yardımcılığı, Denetleme Kurulu Üyeliği, Lefkoşa Müdür Yardımcılığı ve Lefkoşa Polis Müdürlüğünün yanı sıra Polis Hizmetleri Komisyonu üyeliği görevini başarıyla yerine getirdi.

Mesleki ve kişisel gelişimine her zaman önem veren Adalıer, yurt içi ve yurt dışında birçok hizmet içi kurslar ve seminerlere katıldı. Atatürk Öğretmen Akdemisi’nde aldığı pedagoji eğitimiyle eğitimci olan Adalıer, Yakın Doğu Üniversitesi’nde “İnsan Kaynakları Yönetimi” alanında yüksek lisans yaparak, “İnsan Kaynakları Yönetim Uzmanı” oldu.

Narkotik ve Kaçakçılığı Önleme Müdürlüğü görevinde iken uyuşturucuyla mücadele kapsamında birçok sosyal sorumluluk projesinde yer alan Adalıer, ulusal ve uluslararası birçok operasyona katılıp, yönetti.

Katıldığı seminerler ile radyo ve televizyon programları aracılığıyla madde kullanımı konusunda, başta aileler ve gençler olmak üzere birçok kesimi bilinçlendirerek uyuşturucuyla mücadele konusuna katkıda bulundu.

25 Ağustos 2023 tarihinde, Girne Polis Müdürü görevine yeniden atanan Adalıer, bu görevi Polis Genel Müdür I. Yardımcısı mevkiine atandığı 1 Nisan 2024 tarihine kadar sürdürdü. 1 Nisan 2024 tarihinde atandığı Polis Genel Müdür I. Yardımcısı görevinin yanı sıra, 1 Temmuz – 21 Ağustos tarihleri arasında vekaleten Polis Genel Müdürlüğü görevini yürüttü.

21 Ağustos 2025 tarihinden itibaren Polis Genel Müdürlüğü mevkiine atanan Ali Adalıer, evli ve iki çocuk babasıdır.

Devamını Oku