Toronto Üniversitesi öncülüğünde yürütülen iki ayrı araştırma, gelir düzeyinin romantik ilişki arayışı üzerindeki etkilerini ortaya koydu.
Paranın mutluluğu satın alamayacağı sıkça söylenen bir ifade. Ancak son bulgular, finansal durumun aşkı bulma ihtimali üzerinde düşündüğümüzden daha büyük bir rol oynayabileceğini gösteriyor. Marriage and Family dergisinde yayımlanan yeni bir araştırma, yüksek gelire sahip bekâr bireylerin romantik ilişkilere daha hazır hissettiklerini ve aşkı bulma olasılıklarının daha yüksek olduğunu ortaya koydu.Toronto Üniversitesi’nden ilişki psikolojisi uzmanı Prof. Geoff MacDonald ve Carleton Üniversitesi’nden kişisel harcama uzmanı Prof. Johanna Peetz’in ortak yürüttüğü çalışmada, ABD ve Almanya’da yapılan uzun vadeli iki analizden yararlanıldı. Özellikle 25-35 yaş aralığındaki bireylerin incelendiği araştırmalar, bu yaş grubunun ilişki arama olasılığının en yüksek olduğu dönem olarak kabul edilmesi nedeniyle odakta yer aldı.Her iki ülkede de elde edilen veriler, gelir seviyesi yükseldikçe kişilerin kendilerini flört etmeye daha hazır hissettiklerini ve partner arayışına daha istekli olduklarını gösterdi. Ayrıca, çalışmanın ilk anketinden altı ay ya da bir yıl sonra yapılan takip araştırmalarında, yüksek gelirli bireylerin aşkı bulma oranının anlamlı şekilde daha yüksek olduğu tespit edildi.Almanya’da yürütülen araştırma, bu etkinin erkeklerde kadınlara kıyasla biraz daha belirgin olduğunu gösterse de araştırmacılar, cinsiyetler arasındaki farkın istatistiksel olarak kayda değer olmadığını belirtti.Prof. MacDonald, genç yetişkinlerin ekonomik belirsizlikler içinde ilişkiden keyif alamayacaklarını fark ettiklerini söyledi: “Gençler haftada 80 saat çalışıyorlarsa ya da gelecek yıl nerede yaşayacaklarını bilmiyorlarsa, bir ilişkiye enerjilerini veremeyeceklerini düşünüyorlar.”Araştırma ayrıca, bir yıl içindeki gelir artışı ya da düşüşünün romantik ilişki arayışı üzerinde belirleyici bir etkisi olmadığını, asıl önemli olanın genel finansal istikrar olduğunu ortaya koydu.Çalışmanın diğer yazarı Prof. Peetz ise, “Finansal kaynaklar arttıkça, aşk ve aidiyet gibi daha yüksek düzeydeki ihtiyaçlar ön plana çıkıyor,” diyerek, romantik yakınlığın finansal güvenlikle doğrudan ilişkili olabileceğini ifade etti.Uzmanlara göre bu bulgular, psikologlara yalnızca kişilik ve yaşam hedeflerinin değil, aynı zamanda maddi koşulların da ilişki kurma ve sürdürme süreçlerinde kritik rol oynadığını hatırlatmalı. Ayrıca, gelir düzeyinin sadece erkekler için değil, kadınlar için de ilişki motivasyonunda etkili olduğu, flörtte paranın sadece erkeklerle ilişkilendirildiği algının geçerliliğini yitirmeye başladığı vurgulandı.Bununla birlikte araştırmacılar, elde ettikleri bulguların gelir ve ilişki niyeti arasında bir bağlantı gösterdiğini, ancak paranın tek başına insanları ilişkiye yönlendirdiğini kanıtlamadığını da özellikle belirtti. Kişilik, kültürel değerler ve bireysel yaşam hedefleri gibi pek çok unsurun romantik hazır olma üzerinde etkili olmaya devam ettiği kaydedildi.