Taşkent şehitlerini anma töreninde konuşan Şehit Aileleri ve Malul Gaziler Derneği Başkanı Gürsel Benan “Bugün burada, yüreklerimizde derin acılarla; ama başımız dik, vicdanımız uyanık olarak, 15 Ağustos 1974’te Taşkent, Terazi ve Tatlısu köylerinde yaşanan insanlık dışı katliamları anmak için toplandık.” dedi.
Taşkent, Terazi ve Tatlısu köylerinde yaşananların sıradan bir çatışmanın parçası, bir savaşın yan etkisi olmadığını söyleyen Benan, o gün yaşananların Birleşmiş Milletler askerlerinin gözleri önünde, sadece Türk oldukları için yok edilmeye çalışılan bir halkın, bir milletin ve bir medeniyetin çığlığı olduğunu kaydetti.
“Bugün, unutmadığımızı haykırmak, unutturmak isteyenlere karşı gerçeğin sesini yükseltmek için buradayız.” diyen Benan, o kara günde, bu köylerde yaşayan insanların barış içinde ve umutla yaşarken, bir anda silah sesleriyle yıkıldıklarını belirtti.
“Silahsız, savunmasız insanlarımız, dünyadan koparıldılar. Kurşuna dizildiler, toplu mezarlara atıldılar. Bu bir savaş değildi. Bu, bir soykırımdı. Bu, insanlık onurunun hiçe sayıldığı, tarihin en kara lekelerinden biriydi.” diyen Benan, o gün katledilenin sadece bedenler değil bir köyün hafızası, bir halkın umudu ve bir milletin vicdanı olduğunu söyledi.
Benan, Kıbrıs Türk halkının Türkiye Cumhuriyeti’nin sarsılmaz desteğiyle, egemenliğini ve bağımsızlığını sürdürdüğünü kaydetti.
“Şehitlerimize olan borcumuz sadece onları anmak değil; uğruna can verdikleri değerlere sahip çıkmak, adada iki eşit halkın varlığını tanımak ve kalıcı barışı sağlamak için çalışmaktır.” şeklinde konuşan Benan, geçmişi asla unutmayacaklarını vurguladı.