Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeliğinden 10 yıl hapis cezasına çarptırılan eski savcı Ferhat Sarıkaya hakkında verilen hükmün gerekçesi yazıldı.

Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesince, 28 Mart 2019’da verilen kararın gerekçesinde, Sarıkaya’nın savcılık yaptığı dönemde FETÖ karşıtı generallere gözdağı vermek için örgüt talimatıyla soruşturmalar yaptığı belirtildi.

Gerekçeli kararda, örgütün yapısı, işleyişi, mali kaynakları, kamu kurumlarına sızma stratejisi, kendisinden olmayanlar üzerinde oluşturduğu baskı ile 15 Temmuz darbe girişiminin nasıl yapıldığı anlatıldı.

FETÖ’nün, terörist başı Fetullah Gülen tarafından 1966’da kurulduğuna ve örgütün o günden beri emellerine ulaşmak için her türlü yolu mübah gördüğüne dikkati çekilen kararda, örgütün aynı zamanda İslam’a zarar veren bir anlayış benimsediği vurgulandı.

Örgütün öncelikli amacının kamu kurumlarına sızarak ülke yönetimini ele geçirmek olduğu ifade edilen gerekçeli kararda, 15 Temmuz 2016’daki ihanet girişiminin FETÖ mensubu askerler tarafından yapıldığı hatırlatıldı.

Sarıkaya’nın örgütsel eylemleri

Gerekçeli kararda, FETÖ’ye ilişkin tespitlerin ardından eski savcı Sarıkaya’nın örgütsel eylemlerine geniş yer verildi.

Gerekçeli karara göre eski savcı Sarıkaya, Van’da savcı olarak görev yaptığı dönemde örgütün yönlendirmesiyle dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ı Şemdinli soruşturmasına dahil etti.

İlerleyen süreçte meslekten ihraç edilen Sarıkaya, FETÖ ile bağlantısını sürdürdü.

Örgütün sağladığı finansla bir süre ailesiyle Güney Afrika ve Bosna Hersek’te yaşayan Sarıkaya, bu ülkelerde kaldığı sürede çocuklarını örgüte ait okullara gönderdi.

Türkiye’ye 2009’da dönen Sarıkaya, örgütün yönlendirmesiyle bir avukatın yanında sigortalı işe başladı, 2010’daki anayasa değişikliğinin ardından mesleğe yeniden kabul edildi.

Sarıkaya, savcı olarak görev yaptığı dönemde de FETÖ’den maddi yardım almaya devam etti.

Darbe girişiminden sonra ulusal bir televizyon kanalına çıkarak örgüte dair bildiklerini anlatan Sarıkaya, ardından savcılara ifade verdi.

“TSK’yi yıpratmak amacıyla hareket etti”

Sarıkaya’nın ByLock kullanıcısı olmadığı, Bank Asya’ya para yatırmadığı, örgüt kurumlarında SGK kaydının bulunmadığının tespit edildiği belirtilen kararda, “FETÖ/PDY’nin yargı yapılanmasının gizliliğe diğer örgüt üyelerinden çok daha fazla önem verdiği, örgütle irtibatı gösteren fiillerden kaçındıkları, yapılanma içinde birbirlerini kendi telefonlarından dahi aramayarak farklı numaralardan iletişime geçtikleri, sanığın da örgüt üyeleriyle bu şekilde irtibat sağladığı tanık beyanları ile ortaya konulmakla tüm bu hususlar değerlendirildiğinde sanığın örgüt üyeliği sabit görülmüştür.” ifadelerine yer verildi.

Sanık Sarıkaya’nın, eski Van Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı İlhan Kaya’nın talimatıyla, Büyükanıt’ı genelkurmay başkanı olmasını engellemek için Şemdinli soruşturmasına dahil ettiği anlatılan kararda, örgüt karşıtı generallere de bu şekilde gözdağı verildiği bildirildi.

Kararda şu tespitlere yer verildi:

“Sanık, Yaşar Büyükanıt’ın genelkurmay başkanlığını engellemek, diğer generallere de gözdağı vermek, TSK içindeki hiyerarşik düzeni bozup FETÖ’nün kendi mensuplarını yerleştirmek, TSK’nin terörle mücadeledeki azim ve kararlılığını kırarak komuta kademesini yıpratmak amacıyla örgütten aldığı talimat ile FETÖ adına hareket ettiği, örgüt ve mensuplarının talimatları doğrultusunda savcılık görevi sırasında işlemler tesis ettiği ve soruşturmalar yürüttüğü, örgütün talimatları doğrultusunda soruşturmalarına yön verdiği anlaşılmıştır.”

“Verdiği bilgiler etkin pişmanlık için yeterli değil”

Gerekçeli kararda sanık Sarıkaya’nın soruşturma ve yargılama aşamalarında etkin pişmanlıktan yararlanmak istediği belirtildi.

Etkin pişmanlık hükümlerinin hangi durumlarda uygulanacağına ilişkin yasa hükümlerinin açıklandığı kararda, bu kapsamda ceza indirimi yapılabilmesi için örgüt mensubu kişinin suç işlememesinin yanı sıra hakkında soruşturma başlatılmadan önce adli makamlara başvurarak örgütün dağılmasını sağlayan bilgiler vermesi gerektiği ifade edildi.

Sarıkaya’nın durumunun yasanın lehine uygulanmasına elverişli olmadığına dikkati çekilen kararda, “Sanığın FETÖ/PDY adına savcılık görevi sırasında işlemler tesis ettiği ve soruşturmalar yürüttüğü, örgütün talimatları doğrultusunda soruşturmalarına yön verdiği, bu nedenle sanığın örgüt adına örgütsel suç ve faaliyetlere katıldığı sabit olduğundan hakkında etkin pişmanlık hükmü içeren yasanın ikinci fıkrasının uygulanması mümkün olmayacaktır.” açıklamasına yer verildi.

Sarıkaya’nın itiraf içeren beyanında örgüt üyesi diye ismini verdiği kişiler hakkında daha önce adli işlem yapıldığı vurgulanan kararda, “Sanığın verdiği isimler örgüt üyelerinin yakalanması, örgütün dağılmasından ziyade malumun ilanı niteliğinde beyanlardan ibarettir.” denildi.

Hüküm

Sarıkaya’nın örgütün yapısı ve faaliyetlerine ilişkin yeterli bilgi vermek yerine suçunu ikrar ettiğine dikkati çekilen kararda, tanık beyanları, ihraç kararı, HSK raporları ve sanığın örgüt mensuplarıyla irtibatı dikkate alındığında FETÖ üyesi olduğunun anlaşıldığı ifade edildi.

Sanık ile örgüt arasında hiyerarşik ilişki nedeniyle suçun maddi ve manevi unsurlarının oluştuğu vurgulanan kararda, Sarıkaya’nın “silahlı terör örgütüne üyelik” suçunu işlediğinin altı çizildi.

Bu kapsamda eski savcı Ferhat Sarıkaya’ya 10 yıl hapis cezası verildiği belirtildi. 

Kaynak: AA