Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı önünde yaptığı basın açıklamasıyla konfederasyonlarının 5. Dönem Toplu Sözleşmesi’ne ilişkin taleplerini paylaştı.

Yalçın, 2020-2021 Toplu Sözleşmesi’nde taban aylığa seyyanen 200 lira, ilk yıl yüzde 8+7, ikinci yıl yüzde 6+6 zam ve birinci yıl yüzde 3, ikinci yıl yüzde 2 refah payı talep ettiklerini belirterek, bu taleplerin makul ve karşılanabilir olduğunu söyledi.

Basın açıklamasının ardından Yalçın ve Memur-Sen’in hizmet kollarından yetkili sendikaların başkanları, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’a taleplerini sunmak için Bakanlığın Reşat Moralı Toplantı Salonu’na geçti.

5. Dönem Toplu Sözleşmesi ile 3 milyon 200 bin memur ile 2 milyona yakın memur emeklisinin 2020 ve 2021 yıllarındaki mali ve sosyal hakları belirlenecek.

“İlk toplu sözleşme süreci olmak niteliğine sahip olacak”

Memur-Sen’in hem yetkili konfederasyon sıfatıyla ve hem de hizmet kollarının tamamında yetkili sendikalarıyla toplu sözleşme masasının emek tarafının tek ve gerçek aktörü olduğunu ifade eden Yalçın, şöyle konuştu:

“5’inci Dönem Toplu Sözleşme, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi döneminin ilk toplu sözleşme süreci olmak niteliğine sahip olacak. Toplu pazarlık süreci, ülkemizin genel ve yerel seçim süreçlerini tamamladığı, siyasi iradenin ifadesiyle ekonomide dengelemenin sağlandığı, kamu maliyesi yönüyle cari açığın azaldığı bir görünümle başlayacak. Hem enflasyon hem de faiz tarafında aşağı yönlü hareketin beklendiği, refahtan ve büyümeden pay konusunda geçmişte verilen sözlerin yerine getirilmesi beklentisinin yükseldiği bir eşikteyiz. Böylesi bir eşikte, emeğin hakkını, alın terinin karşılığını, kamu görevlilerinin hukukunu, emekli kamu görevlilerinin güne ve geleceğe dair umudunu artırmak hedefine ulaşmayı mümkün kılacak teklifleri masaya taşıyoruz.”

“Toplu sözleşme masası fark ve umut oluşturmalı”

Adil bölüşüm, dengeli gelir dağılımı, emeğin hakkını koruma, alın terinin karşılığını artırma açısından toplu pazarlık masasının her yönüyle emsalsiz bir fırsat olduğunu belirten Yalçın, “Bu fırsatı iyi değerlendirmek, seçim sorunu olmayan önümüzdeki dönemde emek kesimine, kamu görevlilerine geçim sorunu yaşatmamak gerek.” ifadelerini kullandı.

Taleplerinin makul ve karşılanabilir olduğunu vurgulayan Yalçın, şunları kaydetti:

“Kamu İşveren Heyeti’nden temel beklentimiz şudur; kamu işvereni ve onun şahsında yürütme erki, masaya adil tekliflerle gelmeli, pazarlığı yakın dönemdeki vaatlerini gerçekleştirme fırsatı olarak görmeli, nimetin ve külfetin adil dağılımı hassasiyetini göstermeli, büyümeden ve refahtan pay vermeme tavrını sona erdirmelidir. Toplu sözleşme masası ve metni, yeni, büyük ve güçlü Türkiye’nin varlığını hem maaş bordrolarındaki rakamlara yansıtmalı, yasakları kaldırmalı, özgürlük alanını genişleterek fark ve umut oluşturmalıdır. Biz toplu sözleşme masasından sadece maaş ve ücretlerimizi artıracak oranlar ve tutarlar noktasında artış istemiyoruz. Biz, toplu sözleşme masasından dayatmalardan kurtulmamızı sağlayacak tekliflerle özgürlük de istiyoruz. Biz toplu pazarlıkla, sosyal güvenlikte adaleti ve sürdürülebilirliği destekleyen kazanımlar elde etmeyi hedefliyoruz.”

“Gelir vergisi yıl boyu yüzde 15 sabit oran uygulanmalı”

Yalçın, kamu görevlilerinin maaş ve ücretlerine ilişkin artış teklifinin oransal zam, refah payı, seyyanen zam ve istikrar bulmuş bir teklif olarak enflasyon farkından oluştuğunu belirterek, taleplerini söyle sıraladı:

“Taban aylığa seyyanen 200 lira, ilk yıl yüzde 8+7, ikinci yıl yüzde 6+6 zam ve birinci yıl yüzde 3, ikinci yıl yüzde 2 refah payı istiyoruz. 200 lira seyyanen zam yoluyla en düşük ve en yüksek devlet memuru maaşı arasındaki makasın oransal zam yoluyla açılması durumunu regüle etmeyi, nispeten düşük maaş alan kamu görevlilerine bu yolla ilave maaş-gelir artışı öngörüyoruz. Sözleşmeli personel kadroya geçirilmeli, süreli-süresiz sözleşmeli ayırımı da sözleşmeli personel istihdamı ayıbı da son bulmalı. Gelir vergisi yıl boyu yüzde 15 sabit oran uygulanmalı ya da yüzde 15’i aşan kısım Kamu İşverenince tazmin olunmalı teklifini masaya sunuyoruz. Kamu görevlilerinin çocuklarına yönelik kreş hizmeti sunulmalı ya da kamu görevlilerine 754 lira kreş yardımı yapılmalı teklifini masaya getiriyoruz.”

Toplu sözleşme ikramiyesinin yetkili sendika üyelerine bir kat artırımlı ödenmesini isteyen Yalçın, bu yolla toplu sözleşme ikramiyesinin 103 liradan 216 liraya yükseltilmesini teklif ettiklerini vurguladı.

“Eş yardımı 295 liradan 576 liraya çıkartılmalı”

Yalçın, kıdem aylığında ve yan ödeme puanlarında ve bunların hesaplanmasına esas katsayılarda artış talep ettiklerini belirterek, şunları kaydetti:

“Eş yardımı 295 liradan 576 liraya, çocuk yardımı 35-70 liradan 144 liraya yükseltilmeli. Giyecek yardımının kapsamı genişletilmeli ve yardım nakdi olarak ödenmeli anlayışını masaya taşıyor, bütün kamu görevlilerine ilk yıl 450 ikinci yıl 600 lira giyim yardımı istiyoruz. Servis hizmetinden tüm kamu görevlilerinin yararlandırılmasını, servis hizmeti sunulamaması halinde nakit ulaşım yardımı yapılmasını teklif ediyoruz. Yemek servisi hizmetinin kapsamının genişletilmesini, yemek verilmeyen iş yerlerindeki kamu görevlilerine öğün başına yemek ücreti ödenmesini istiyoruz. Emekliler bayram ikramiyesi bu toplu sözleşmeyle kamu görevlilerine de verilmeli, bayram öncesi kamu görevlilerinin eline 2 bin 630 lira tutarında bayram ikramiyesi geçmeli.”

Ek Gösterge konusundaki vaadin yerine getirilmesini istediklerine değinen Yalçın, “Bu vaadin kapsamı adaletin gereği olarak genişletilmeli irademizi teklifimizle masaya taşıyor, kamu işverenine ek gösterge vaadini hayata geçirme imkanı sunuyoruz. Ek ödemelerde, özel hizmet tazminatlarında, ek gösterge düzenlemesine bağlı olarak özel hizmeti tazminatı yansıtma oranlarında artışlar teklif ediyor, emekli kamu görevlilerinin eş ve çocuk yardımından yararlandırılması teklifini pazarlık masasına sunuyoruz.” diye konuştu.

Basın açıklamasının ardından Yalçın ve Memur-Sen’in hizmet kollarından yetkili sendikaların başkanları, taleplerini Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’a sundu.

5. Dönem Toplu Sözleşmesi ile 3 milyon 200 bin memur ile 2 milyona yakın memur emeklisinin 2020 ve 2021 yıllarındaki mali ve sosyal hakları belirlenecek.

Türkiye Kamu-Sen zam talebini sundu

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Türkiye Kamu-Sen’in 5’inci Dönem Toplu Sözleşmesi’ne ilişkin taleplerini almak için Genel Başkan Önder Kahveci başkanlığındaki heyeti Bakanlığın Reşat Moralı Salonu’nda kabul etti.

Türkiye Kamu-Sen heyeti, basına kapalı toplantıda, 2020-2021 Toplu Sözleşmesi’nde taban aylığa seyyanen 600 lira, ilk yıl yüzde 10 10, ikinci yıl yüzde 8 8 zam ve her iki yıl için yüzde 3 refah payını içeren taleplerini sundu.

“Artık refah payı uygulamasına geçelim”

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Kahveci, kabulden önce Bakanlık girişinde yaptığı açıklamada, toplu sözleşme sürecinin çalışanların beklentilerine karşılık verecek biçimde sonuçlanması temennisinde bulundu.

Taleplerini çalışanların beklentilerine cevap verecek biçimde hazırladıklarını belirten Kahveci, şunları kaydetti:

“İstiyoruz ki artık enflasyona endeksli ücret artışı politikasından vazgeçilsin, refah payı uygulamasına geçelim. Mali taleplerimizin karşılanması halinde bugün 3 bin 18 lira düzeyinde olan 15’in 1’indeki en düşük dereceli memur maaşı 2020 sonunda 4 bin 509 liraya, 2021 sonunda 5 bin 417 liraya, 4 bin 14 lira düzeyinde olan ortalama memur maaşı ise 2020 sonunda 5 bin 750 liraya, 2021 sonunda da 6 bin 908 liraya çıkacaktır. Taleplerimizin karşılanması, memur ve memur emeklileri kadar çarşıya, pazara ve esnafımıza da katkı sağlayacaktır.”

Kaynak: AA