1967 yılında Kudüs’ün tamamı İsrail tarafından işgal edildi. 

İşgalin üzerinden henüz iki yıl geçmişti ki, 21 Ağustos 1969 sabahında Filistinliler Aksa’nın minarelerinden yükselen yardım çağrıları ile güne uyandı.

Kudüs ve Filistin Eski Müftüsü Şeyh İkrime Sabri, o gün yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:

“Evimdeydim. Birden dışarıdan Aksa seni çağırıyor seslerini duydum. Evimin balkonundan dışarıya çıktığımda, erkek, kadın çoluk çocuk Allahuekber sesleriyle, ağlayarak ellerinde su ve topraklarla Aksa’ya koşuyordu.”

Bir Yahudi, Mescidi Aksa’yı kundaklamıştı. Yangında, Aksa Camii büyük zarar gördü.

Salahaddin Eyyubi’nin Kudüs’ü fethettiği 1187 yılında yaptırdığı minber kullanılamaz hale geldi.

Kudüs’ün özgürlüğünün sembolü olan bu minberin yanması, Müslümanların kutsallarına yapılan saldırıların sonuncusu da olmadı. 

1994 yılında, Filistin’in El Halil kentindeki Haremi İbrahim Camii de, benzer bir terör saldırısına uğrayacak, altı ay sonra açılan caminin yarısı ise sinagoga dönüşecekti. 

Fanatik Yahudiler’in Mescidi Aksa’ya yönelik saldırıları son dönemde artarak sürüyor.

İsrailli bakanlar, Mescidi Aksa’nın 800 yıldan fazla süredir kesintisiz korunan İslami kimliğini değiştirilmesini istiyor.

Kaynak: TRT Haber