Bugün 5 Eylül Dünya Omurilik Yaralanmaları Farkındalık Günü. Sokakta, toplu taşımada, trafikte; her gün onlarla birlikte yaşıyoruz. 

“Yürüyememek hayatın sonu değil” 

İşte onlardan biri 18 yaşındaki Ahmet Ürkmez. Ahmet, 2016 yılında trafik kazası sonucu tekerlekli sandalye kullanmaya başladı. Ama 18 yaşındaki genç, o sandalyeye mahkum olmadı. 

Yürüyebilmek için 2 sene tedavi gördü, tedaviler yanıt vermedi. İlk başlarda zorlandı, fakat Ahmet, “Yürüyemeyeceğimi öğrenmek beni üzdü ama hayat devam ediyor, yürüyememek hayatın sonu değil” diyerek yaşama sımsıkı tutunmaya devam etti. 

Beşiktaş’ta basketbol oynuyor

Kolları 3 senedir onun ayakları oldu. Zorlukları aştı; hem eğitimine hem de sosyal hayatına devam etti: 

“Yürüyememem benim engelim olmadı. Şu anda Beşiktaş Tekerlekli Sandalye Basketbol Takımı’nda oyuncuyum. Eğitimime devam ediyorum istanbul Üniversitesi’nde okuyorum. Her gün evden çıkıp otobüse biniyorum otobüsten inip başka otobüse biniyorum en az iki üç vasıtaya bindikten sonra okuluma gidiyorum.”

“Araçlar bizi görüp durmayı bilmiyorlar bunlardan bıktık”

Onun en büyük engeli, toplum içindeki ‘engelsiz’ler. Bazen ineceği yere bir araba park etmiş oluyor, bazen de trafik devam ederken tehlikeli bir şekilde geçmesi gerekiyor: 

“Bizi en çok zorlayan kısım araçlar bizi görüp durmayı bilmiyorlar bunlardan bıktık. Mesela yaya geçidinden geçerken bizi, sandalyeli bir engelli gördüğü zaman bile durmuyor biz bir anda koşamıyoruz, sıçrayamıyoruz, duramıyoruz. Mecbur bizi görünce kendisi durması lazım.”

“İnsanın kalbi engelli olmadıktan sonra her şeyi yapabilir”

Kendisi gibi engelli olanlara ise “Engel kalptedir” diyerek sesleniyor Ahmet:

“Buradan engelli vatandaşlara söyleyebileceğim şeyler içlerindeki enerjiyi kaybetmesinler. Her şeye rağmen hayat devam ediyor. Engel sadece kalptedir başka bir yerde değildir insanın kalbi engelli olmadıktan sonra her şeyi yapabilir.”

Haber: Sena Ünal

Görüntü: Edebali Koçdemir