Nafile namazların tek başına kılınması daha faziletli olduğu hâlde, teravih namazının cemaatle kılınması Hz. Peygamberin (s.a.s.) uygulamasıyla sabittir.
Nitekim Hz. Peygamber teravih namazını birkaç defa cemaate kıldırmış, ancak daha sonra farz olur düşüncesiyle cemaate kıldırmaktan vazgeçmiştir (Buhârî, Salâtü’t-Teravih, 1; Müslim, Salâtü’-Müsâfirîn, 177).
Hz. Ömer halife olunca, halkın dağınık bir şekilde teravih namazı kıldıklarını görüp, tekrar cemaatle kılınmasının daha uygun olacağını düşünmüş ve sahabeyle istişare ederek bu namazın yeniden cemaatle kılınmasını başlatmıştır.
Halkın vecd içinde bu namazı kıldıklarını görünce, “Ne güzel bir âdet oldu” diyerek memnuniyetini belirtmiştir (Buhârî, Salâtü’t-Teravih, 1).
Hz. Ali de, bu uygulama sebebiyle “Ömer mescitlerimizi teravihin feyziyle nurlandırdığı gibi, Allah da Ömer’in kabrini öyle nurlandırsın.” (Müttakî, Kenzü’l-ummâl, XII, 576) diye dua etmiştir.
GAZETELER
04 Mart 2025GÜNDEM
04 Mart 2025SPOR
04 Mart 2025GÜNDEM
04 Mart 2025SPOR
04 Mart 2025Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.